İstanbul'daki Bizans Sarnıçları
Bu yazıda İstanbul'daki Bizans Sarnıçları'na örnekler verilecektir.Açık Sarnıçlardan Örnekler
Aetius (Pulkheria) Sarnıcı (Karagümrük Çukurbostanı)
420 yılında inşa edilmiştir. İstanbul’un beşinci ve altıncı tepeleri arasında yer alan dev bir açık sarnıçtır. Sarnıç, 244x85 metre ölçülerinde dikdörtgen planlı olup, 13-15 metre derinliğindedir. Sarnıç duvarları tuğla ve taş yüzey arasında moloz ve harç karışımı almaşık örgüdedir. Çevresinde çok sayıda küçük kapalı sarnıç bulunmaktadır.Sarnıç, günümüzde Karagümrük futbol stadyumu olarak kullanılmaktadır. Stad gelişimi sırasında beden duvarları orjinalliğini büyük ölçüde yitirmiştir. 1967 yılında kısmi yıkım gerçekleştirilmiş, 1986 yılında ise kapalı tribün tarafındaki duvarları beton ile kaplanmıştır.
Aspar Sarnıcı (Çarşamba Çukurbostanı)
459 yılında inşa edilmiştir. İstanbul’un beşinci tepesinin kuzeydoğu kenarında yer almaktadır. 152x152 metre ölçülerinde kare planlıdır. 11 metre derinliğindedir. Duvarları tuğla ve taş yüzeyli moloz harç karışımlı almaşık örgüdedir.VII. yüzyılda kullanım dışı kalarak bostana dönüştürülmüş ve uzun zaman tarımsal faaliyet amaçlı kullanılmıştır. XI. Yüzyılda ise içerisinde konut ve mescit yapıları inşa edilmiştir. Mescit 1950 yılında yıkılmış, 1980’li yıllarda sarnıç duvarlarının içinde kalan yapılar tümüyle yıkıldıktan sonra, 1987 yılında mescitin yeniden inşa edilmesi ve alanın pazar alanı olarak kullanılmak üzere planlaması yapılmıştır. Bütün bu süreçlerde alanda oluşan dolgular neticesinde günümüzdeki şeklini almıştır. Alan, Pazar alanı olarak da işlev kazanamayınca park ve spor alanı olarak kullanılmaya başlanmıştır. Günümüzde de park ve spor alanı olarak kullanılmaktadır.
Cağaloğlu Sarnıcı
413 yılı sonrasında yapılmıştır. Sarnıç, bir duvarı haricinde günümüze ulaşamamıştır. Fatih Babıali Caddesi üzerinde doğu duvarının bir kısmı görünmektedir. Sarnıcın kalıntıları üzerine Cağaloğlu Anadolu Lisesi inşa edilmiştir. Caddeye bakan doğu duvarı 3 metre yüksekliğe kadar korunmuş, bunun dışında günümüze ulaşan herhangi bir topraküstü kalıntı bulunmamaktadır.Mokios (Altımermer) Sarnıcı
V. Yüzyılda yapılmış bir açık sarnıçtır. Adını, daha önce yanında bulunan Hagios Mokios Kilisesi’nden alan sarnıç, İstanbul’un yedinci tepesinin en üst noktasında bulunmaktadır. 170x147 metre ölçülerinde kareye yakın dikdörtgen olan sarnıcın derinliği 12 metredir. Almaşık duvar örgüsü bulunmaktadır.Bizans döneminde kullanım dışı kalarak bostana dönüştürülmüş olan sarnıç Osmanlı döneminde de bostan olarak kullanılmaya devam edilmiştir. Yakın geçmişte içerisine pek çok gecekondu inşa edilmiştir. 2012 yılında belediye tarafından park ve yeşil alan düzenlemesi yapılmıştır.
Fildamı Sarnıcı
VI. Yüzyıl başlarında yapılmıştır. Tarihi yarımada içerisinde değil, Bakırköy’dedir. 127x76 metre ölçülerinde dikdörtgen plan şemasına sahiptir. Almaşık duvar örgü sisteminde yapılmıştır.Sarnıç, Bizans’ın son dönemlerinden itibaren kullanılamaz hale gelmiş ve ordunun filleri ve atları barındırdığı bir yer olarak kullanılmaya başlanmıştır. Osmanlı döneminde de fil damı olarak kullanılmaya devam etmiş ve bu nedenle halk arasında fildamı olarak anılmıştır.
Son yıllara kadar bostan, daha sonra konser alanı olarak kullanılan sarnıç, günümüzde spor sahası olarak kullanılmaktadır. Bakırköy’de bulunan sarnıç, şehir merkezinden ve ana yollardan uzakta bulunması sebebiyle diğer sarnıçlara göre daha iyi korunmuş vaziyettedir.
Kapalı Sarnıçlar
Yerebatan (Bazilika) Sarnıcı
542 yılında, I. Iustinianus tarafından yaptırılmıştır. İstanbul’daki en büyük kapalı sarnıçtır. Daha öncelerde yapının üstünde bulunan fakat daha sonra yıkılmış olan Illius Bazilikasının altyapısı olduğu ve bazilika ismini burdan aldığı rivayet edilmektedir.138x64 metre ölçülerinde dikdörtgen plan şemasına sahiptir. Yerebatan Sarnıcı’nın içerisinde her biri 9 metre yüksekliğinde 336 adet sütun bulunmaktadır. Sarnıç, tuğla-horasan harç örgüsü ile yapılmıştır.
Yerebatan Sarnıcı, günümüzde müze olarak kullanılmaktadır.
Binbirdirek Sarnıcı
V. yüzyılda inşa edilmiştir. Yerebatan Sarnıcı’ndan sonra İstanbul’daki en büyük ikinci kapalı sarnıçtır. 64x56 metre ölçülerinde kareye yakın dikdörtgen plan şemasına sahiptir. İçerisinde 224 adet sütun bulunmaktadır. Sütunlar, üst üste bindirilmiş iki gövdeden meydana gelmişlerdir ve aralarına dışa taşkın mermer bilezik, birleşim noktalarına ise üzerine gelen basıncı eşit dağıtabilmek amacıyla kurşun tabakalar yerleştirilmiştir.Sarnıç, tuğla-horasan harç örgüsü ile yapılmıştır. Üst örtüsü çapraz tonozlardan oluşmaktadır.
Binbirdirek Sarnıcı günümüzde, içinde restoranları ve dükkanları barındıran bir alışveriş merkezi olarak planlanmıştır.
Myrelaion Sarnıcı (Rotundası)
Myrelaion Manastır Kilisesi’nin yanında bulunan kapalı sarnıçtır. Sonradan sarnıca dönüştürülmüş yapının ilk evresi Geç Roma Dönemi’nde inşa edilmiş, sonradan sarnıca dönüştürülmüş yuvarlak planlı ve kubbe örtülü rotundadır.Duvarları 5 metre kalınlığındadır. Rotundanın çapı 30 metreyi bulmaktadır.
X. Yüzyılda I. Romanos Lekapenos burada bir saray ve Myrelaion Kilisesi’ni yaptırdığında, inşa edilecek yapılara teras vazifesi görmesi amacıyla, yapının içerisine 70 adet devşirme sütun yerleştirilmiş, üzeri tonozla örtülmüş, duvarları da su geçirmez sıva ile kaplanarak sarnıç haline getirilmiş, sarnıcın üstü ise düz bir platforma dönüştürülmüştür.
1992 yılına kadar içerisinde çöp ve moloz bulunan sarnıç, 1992 yılında çarşı olarak kullanılmak üzere çalışmalar yapılmış ve günümüzde sarnıcın sütun araları kapatılarak mağazalara dönüştürülmüş, zeminine seramik döşenmiştir.
Zeyrek (Pantokrator) Sarnıcı
XII. Yüzyılda inşa edilmiş kapalı sarnıçtır. Pantokrator Manastırı ile aynı döneme tarihlenen sarnıç, manastırın doğusunda bulunmaktadır. 55x18 metre ölçülerinde dikdörtgen plan şemasına sahip sarnıcın içerisi 14 sütun ve 8 kare paye ile 3 sahına ayrılmıştır.Tuğla-Horasan harç örgüsünde yapılan sarnıcın zemini orijinaldir.
Hipodrom Sarnıcı
Bugün üzerinde lise binası bulunan Septimius Severus döneminde inşa edilen hipodromun sphendone duvarının içerisindeki tonozlu mekanların bir kısmı Bizans devrinde yeniden düzenlenerek sarnıca dönüştürülmüştür. 117x3 metre ölçülerinde olan sarnıç sütunsuzdur.Almaşık duvar örgü sistemi ile yapılmıştır.
Gülhane Parkı Sarnıcı
VII. Yüzyıla tarihlenen yapı, Gülhane Parkı içerisinde, Arkeoloji Müzeleri’nin kuzey kısmında yer almaktadır. 17x12 metre ölçülerinde kareye yakın dikdörtgen plan şemasına sahiptir. 7 metre yüksekliğinde olan sarnıcın içerisinde 12 adet sütun bulunmaktadır. Tuğla-horasan harç örgü sistemi ile yapılmıştır.Sarnıç, bir süre akvaryum olarak hizmet vermiştir. Yakın zamanda onarım geçiren yapı oldukça iyi korunmuştur.
Soğukçeşme Sokağı Sarnıcı
VII. Yüzyıla tarihlenen yapı, 16x11 metre ölçülerinde kareye yakın dikdörtgen planlıdır. Sarnıç, 12 metre yüksekliğindedir ve içerisinde 6 adet sütun bulunmaktadır. Tuğla-horasan harç örgü sisteminde inşa edilmiştir.Günümüzde restoran olarak kullanılmaktadır.
0 Yorumlar